KURT İLE ÜÇ KUZU

Yazarın Kendi Sesinden Dinle

DERLEME MASAL
DERLEYEN : Gönül Akdeniz Akın
Anlatan :Minciye Mutlu
56 yaşında, emekli öğretmen annesinden dinlemiş. 

Bir varmış bir yokmuş. Çarşı pazarda soğan, sarmısak satarken ,terazimin kolu kırıldı bir güzele bakarken. Sivrisinek hatırı için tavuk tepti horoz öttü, bülbül kızın selam etti. Dam altında daldasın. A benim güzelim nerdesin? Bazı gül gibi açarsın bazı havalarda uçarsın. Masal masal masladı. İki kedi atladı. Kurbağa kanatlandı. Gitti gelin getirmeğe. Gelin çıktı çardağa çat yerleşti bardağa. Masaldır bunun adı dinlemekle çıkar tadı.

Evvel zamanda, kalbur samanda zümrüt yeşili bir ormanın kuytu bir köşesinde bir koyun ile üç kuzusu yaşarmış. Anneleri çayır bayır gezer bulduğu yiyeceklerle onları beslermiş.

Günlerden bir gün kuzuların annesi çok hastalanmış ve yavrularını yanına çağırmış:

-Ben çok hastayım büyüdünüz artık kendi başınızın çaresine bakın. Benden size öğüt; kurtla dost olmayın, sağlam olmayan yerde kalmayın ve sakın birbirinizden ayrılmayın.

Kuzular çok üzülmüşler ama ne yapsınlar mecburen düşmüşler yollara. E ağlamayana meme çalışmayana ekmek yok. Az gitmişler uz gitmişler dere tepe düz gitmişler. Dönüp bir de bakmışlar ki ancak bir arpa boyu yol gitmişler. Karşılarına bir çiftçi çıkmış. Hallerini anlatmışlar. Büyük kuzu çiftçiden saman istemiş:

-Ben onunla kendime ev yapayım, demiş. Çiftçi :

-Bunlardan ev olmaz, ama vereyim, demiş. Büyük kuzu kardeşlerinden ayrılmış. Çiftçinin de yardımıyla kendisine samanlardan ev yapmış. Kuzu evine girmiş derin bir ‘Oh’ çekmiş. İşte tam bu sırada kapısı çalınmış. Meğer kuzuları bir aç kurt izliyormuş çiftçinin gittiğini görür görmez kapıya dayanmış. Kuzu çok şaşırmış ve seslenmiş:

-Kimdir o? Kurt:

-Ben komşun kurt aç kapıyı da tanışalım. Sana hoş geldin demeye geldim, demiş. Kuzu bir an ne yapacağını bilememiş oraya buraya seğirtmiş, sonra:

-Açamam sana kapıyı ,demiş. Kurt çok sinirlenmiş:

-Neden açamazsın?

-Sen dost değilsin. Senden bana komşu olmaz.

-Aç bak yoksa, üflerim püflerim evini de başına yıkarım demiş. Kuzu çok korkmuş :

-Tamam tamam biraz bekle açıyorum, demiş. Arka pencereden kaçmış gitmiş kardeşlerini bulmaya. Kurt ise beklemiş beklemiş ne ses ne seda, bakmış kapı açılmıyor. Üflemiş püflemiş evi yıkmış ama kuzuyu da elinden kaçırmış.

Tekrar koklaya koklaya diğer kuzuların peşine düşmüş. Açlıktan sürüne sürüne az gitmiş uz gitmiş altı ay bir güz gitmiş. Kuzuların izini bulmuş.Kuzular bu sırada bir oduncuya rastlamışla. Ortanca kuzu :

-Oduncu amca bana odun verir misin? Kendime ev yapayım, demiş. Oduncu:

-Veririm ama sağlam olmaz ,demiş. Odunları vermiş ve yapmasına yardım etmiş. Oduncu oradan ayrılınca hemen kurt kapıya dayanmış ve çalmış kapıyı. Ortanca kuzu şaşırmış kim geldi hemen diye:

-Kimdir o? Diye seslenmiş.

-Ben komşun kurt kardeş aç kapıyı da tanışalım. Kuzu çok korkmuş ne yapacağını bilememiş sağa seğirtmiş sola seğirtmiş sonra:

-Sana kapıyı açamam, demiş. Kurt çok sinirlenmiş:

-Aç yoksa üflerim püflerim evini de başına yıkarım ,demiş. Kuzu:

-Bana biraz müsade et de evimi toplayım hemen açayım, demiş. Arka kapıdan kaçıp gitmiş. Kurt beklemiş beklemiş. Ne ses ne seda kapıyı açan yok. Sinirlenmiş öyle bir üfleyip püflemiş ki ev yıkılmış. Ama kuzuyu elden kaçırmış. Kurt ne yapsın Küçük Kuzunun peşine düşmüş . Az gitmiş uz gitmiş dere tepe düz gitmiş. Küçük kuzunun izini bulmuş. Bu sırada Küçük kuzu bir inşaat ustasına rastlamış. Tuğla taşıyan ustadan tuğla istemiş:

-Ben bunlardan ev yapayım, demiş .Usta kabul etmiş ve ona yardım etmiş güzel bir ev yapmışlar. Usta gitmiş kurt kapıya dayanmış ve çalmış kapıyı. Küçük kuzu şaşırmış hemen kim geldi?:

-Kimdir o? diye seslenmiş. Kurt:

-Ben komşun kurt kardeş aç kapıyı da tanışalım demiş. Kuzu:

-Sana kapıyı açmam, demiş. Çok sinirlenen kurt:

-O zaman ben de üflerim püflerim evini de başına yıkarım ,demiş. Kuzu:

-Yıkamazsın evim çok sağlam ,demiş. Kurt başlamış üfleyip püflemeye ama evi yıkamamış. Çok da açmış kuzuyu yemeği kafaya koymuş, düşünmüş taşınmış başka plan yapmış:

-Kuzu kardeş ,kuzu kardeş senin şimdi yiyeceğin yoktur. Gel gidelim yolun altında Ali Dayı’nın tarlasından yiyecek toplayalım, demiş. Kuzu:

-Ben şimdi çok yorgunum, yarın gidelim, demiş. Kurt kuzuya inanmış. Bir ağacın altına uzanmış açlıktan ve yorgunluktan uyuyakalmış. Kuzu sabah erken kalkmış Ali Dayı’nın çiftliğine gitmiş top top marulları, güzel güzel havuçları tolamış gelmiş hemen evine girmiş kapısını kilitlemiş. Kurt uyanmış ve kuzunun kapısına gitmiş. Kapıyı vurmuş:

-Kuzu kardeş hadi gidelim Ali Dayı’nın çiftliğine sebzeleri alalım demiş. Kuzu:

-Ooo ben gittim geldim. Sen ortalıkta yoktun. Kurt yine kaçırdığını anlayınca çok sinirlenmiş. Bu sefer düşünmüş taşınmış biraz da kaşınmış aklına dere kenarındaki elma ağacı gelmiş. Yine seslenmiş:

-Kuzu kardeş, kuzu kardeş biraz aşağıda dere kenarında bir elma ağacı var gel ben seni götüreyim birlikte elma yeriz demiş. Kuzu:

-Ben bugün gelemem yarın gideriz, demiş. Kurt yine inanmış yatmış ağacın altına uykuya dalmış. Kuzu sabah yine erken kalkmış. Elma ağacına çıkmış başlamış elmaları toplamaya .bu sefer kurt uyanmış hemen elma ağacına koşmuş. Kuzuyu ağaçta yakalamış. Kuzu çok şaşırmış ama hemen aklını kullanmış. Kuzu:

-Ah kurt kardeş sen neredeydin? Bekledim bekledim gelmedin. Ben de kendim geldim. Al bak ne güzel bir elma sen de ye! demiş ve elmayı tam derenin içine fırlatmış Şaşkın kurt elmayı yakalayayım diye ağaçtan uzaklaşmış. Kuzu fırsatı kaçırmamış ve hemen inip evine gitmiş kardeşlerini orada görmüş. Sarılmışlar çok mutlu olmuşlar eve girip kapıyı kilitlemişler. Neyse onlar mutlu oladursun biz kurttan verelim haberi. Elmayı alıp ağaca gelmiş ki bir de ne görsün kuzu yine yok. Sinirinden otları yemiş. Eve dönmüş gelmiş.

-Kuzu kardeş söz veriyorum. Seni yemeyeceğim. Aç kapıyı arkadaş olalım, demiş. Kuzu:

-Tamam seni içeri alırım ama kapının kilidi bozuk sen pencereden gel, demiş. Kurt sevinçle kabul etmiş. Kuzular tuzak hazırlamışlar pencerenin altına kocaman bir kuyu kazmışlar. Kendileri saklanmışlar. Kurda seslenmişler:

-Haydi açtık pencereyi atla gel demişler. Kurt mutlulukla atlamış. Hop kuyuya düşmüş. Kuzular kurttan kurtulmuşlar ve çok mutlu olmuşlar. Kulübelerinde mutlu mesut yaşamışlar.

Gökten üç elma düşmüş ;birisi bu masalı anlatana, birisi masalı dinleyenlere birisi de bu masalın ilk sahibine .