MESEL NİNE

Misafir Yazar : Meryem BULUT (EDEBİYAT ÖĞRETMENİ)

Bir varmış, bir yokmuş. Bu masalda güzel prensesler, beyaz atlı prensler, kötü cadılar yokmuş. Onların yerine tonton mu tonton, pamuk kalpli, ak saçlı, akça, pakça bir Mesel Nine varmış.

Mesel Nine meyveler toplayıp, kese kağıdına sararmış. O kağıtların üzerine de atasözleri yazarmış. Diyar diyar dolaşıp küçük çocuklara atasözü dağıtır dağıttığı atasözlerinin anlamlarını anlatır ve o sözlerin anlamlarına göre yaşamalarını sıkı sıkı tembihler, yoluna devam edermiş.

Böylece çocuklar hem meyvelerin vitaminlerinden faydalanırlarmış, hem de atasözlerinin anlamlarıyla nasıl insanlar olmaları gerektiğini öğrenirlermiş. Günlerden bir gün bizim tonton Mesel Nine toplamış meyvelerini, sarmış tek tek kağıtlara, yazmış atasözlerini, koymuş heybesine düşmüş yollara.

Az gitmiş, uz gitmiş. Dağlar tepeler aşmış. Çocuklara meyve dağıtmış, Atasözlerinin anlamlarını anlatmış. Geçtiği yere iyiliğinden, güzelliğinden bir parça bırakmış. Sonra yolu Çocukların neşe içinde oynadığı bir köye düşmüş. Çocuklar Mesel Nineyi görünce hemen yanına koşuşmuşlar. Mesel Nine heybesinden çıkardığı meyveleri tek tek çocuklara dağıtmış.

Sulu sulu Portakallar, kütür kütür elmalar, daha daha neler. Oturmuşlar çimenlere neşe içinde meyvelerini yemişler. Sıra gelmiş kağıtların üzerindeki atasözlerini okumaya, anlamlarını öğrenmeye. Mesel Nine oturmuş çocukların ortasına. Başlamış anlatmaya. Oku bakayım güzel yavrum senin atasözün nedir. Bekir demiş güzel Ninem, pamuk ninem. Hoş gelmişsin, güneşin sıcağını, ayın ondördünün güzelliğini getirmişsin. Bakayım bu güzel kağıda hangi güzel sözleri nakış nakış işlemişsin.

Bekir’in kağıdına mesel Nine şu sözü yazmış. “Ağaç Yaşken eğilir.” Bekir okumuş sözünü, çocuklar açmış Kulağını, dinlemişler mesel Ninenin sözünü. Mesel Nine başlamış anlatmaya. Bakın güzel yavrular. “Ağaç yaşken eğilir.” Demiş atalar. Yani küçükken öğretilmeli doğrular. Siz birer ağaçsınız güzel çocuklar. Eğitimin doğrusunu, sözün en gerçeğini bu yaşta öğretmeli anneler, babalar. Sözümün özü, ağacı yaşken eğmeli. Çocuklara güzel insan olmayı şimdiden öğretmeli. Bekir almış kağıdını bastırmış kalbine, Söz vermiş güzel insan olmak için pamuk saçlı ninesine.

Sırada Ayşe varmış, kağıdına mahzun mahzun bakarmış. Mesel Nine bakmış Ayşenin gözlerine, kulak vermiş ağzından dökülecek sözlerine. De bakalım güzel yavrum senin atasözün nedir? Ayşe almış kağıdını eline, şu sözler gelmiş yerleşmiş diline. Canım ninem hoş gelmiş, sefalar getirmişsin. Bakayım benim kağıdıma nasıl inciler dizmişsin. Ayşe başlamış okumaya. “Öfkeyle kalkan zararla oturur.” Kulak verin ninenize, hakim olun öfkenize. Sahip çıkın dilinize, zarar size dokunmasın.

Çok mu sinirlendiniz? Derin derin nefes alın. Sorun kendi kendinize, ben bu işten nasıl çıkarım? Cevap gelir kalbinize, doğru yol çıkar önünüze. Öfke çıksa bile yolunuza, zarar biçmemek için takmayın öfkeyi kolunuza. Ayşe de almış Mesel Ninenin sözünü, etmiş kulağına küpe. Öfke kaldırırsa onu ayağa, sakinlik tüm yumuşaklığıyla kucaklayacakmış zarar dikenleri batmasın diye.

Sıra gelmiş son çocuğa, az kalmış ayrılmaya. Nihat almış kağıdını, başlamış okumaya. “Ne doğrarsan aşına, o çıkar kaşığına.” Nihat okumuş sözünü, ninesine dikmiş gözünü. Mesel Nine açmış ağzını, akıtmış bal sözünü. Ne yaptınız ömrünüzce? Ayna vardır önünüzde. İyilik ekin, iyilik biçin. Doğru olsun sözünüz de. Dürüstlükten şaşmayın, yanlış yola sapmayın. Güzel bakan güzel görür, bunu hiç unutmayın. Sonra çocuklara tek tek sarılmış, başlarını okşayıp vedalaşmış ve yeni meseller dağıtmak için yoluna devam etmiş.

Böylece Mesel Nine tüm çocukların kalplerine manaları birbirinden kıymetli atasözü tohumlarını ekmiş. İstediği de buymuş zaten. Büyüklerimizin değerli sözleri zaman içinde eriyip yok olmasın, nesilden nesile anlamlarıyla birlikte aktarılsın diye didinir dururmuş. Darb-ı mesellerle yaşayan bir dünya hayaliyle mesel dağıtırmış. Mesel ninemizin sözüyle, bu masal da sonlanırmış. Mesel ninenin gözü, yere düşmesin sözü. Kulak verin dinleyin, mutlulukla öğrenin.

Masala dair açıklama: Ninemizin adı Meseldir çünkü darb-ı mesel atasözü demektir. Ninemiz de atasözü dağıttığı ve anlamlarını anlattığı için de adı Mesel Nine olarak yazılmıştır.