Bizim Dev İnsanları

SÜMEYYE YILDIZ

Evvel zaman için de kalbur saman için de ben deyim saman içinde siz deyin kalbur içinde zamanın birinde iyi mi iyi kalpli şirin mi şirin huylu bir dev yaşarmış. Bizim dev insanları, hayvanları, bitkileri çok severmiş herkese yardım edermiş dünyanın en iyi deviymiş adeta. İnsanlar akıl danışmak için hep bizim devin yanına gelirmiş. Bizim dev de herkese elinden geldiğince yardımcı olurmuş. Bir gün ormanda yaşayan hayvanlardan kızıl tilki bizim devin yanına gelmiş

-Ah dev arkadaşım demiş benim bir derdim var

Dev anlat nedir derdin tilki kardeş demiş

Kızıl tilki anlatmaya koyulmuş ormandaki hayvanlar hep benden kaçıyorlar demiş. Hepsi beni kötü biliyor. Halbuki ben onlara hiç kötülük etmedim demiş.

Dev tilkinin dediklerini hayretle dinlemiş. Gel seninle ormana gidelim bakalım gerçekten senden kaçacaklar mı demiş ve ormanın yolunu tutmuşlar.

Dev ve kızıl tilki ormana hayvanların yanına varmışlar. Kızıl tilkiyi gören tüm hayvanlar birden kaçışmaya başlamış.

Dev hayvanların kaçışmasına çok şaşırmış. Gerçekten de tüm hayvanlar tilkiden kaçıyorlarmış. Devin Aklına bir fikir gelmiş. Tüm hayvanları toplayıp bu sorunun sebebini öğrenecekmiş. Tüm hayvanlara bir davetiye göndermiş derenin kenarından herkesin katılacağı bir davet düzenlemiş.

Tüm hayvanlar derenin kenarında toplanmış davetin sebebini merak ediyorlarmış. Dev yüksek bir yere çıkmış tüm hayvanlara seslenmiş kızıl tilki sizin ondan kaçtığınızı onu sevmediğinizi düşünüyor bu yüzden de çok hastalandı el birliğiyle ona yardım edelim. Bu zor gününde ona destek olalım demiş. Bütün hayvanlar birden curcunaya başlamış. Biz ona yardım edemeyiz demiş yaşlı bir koyun geçen gün kovamdan sütüm çalındı kesin kızıl tilkinin işi. Oradan tarla faresi seslenmiş benim de tarlamı talan oldu kesin o yapmıştır. Ak başlı köpekte durur mu benim de pirzola etimi yürütmüş biri kesin kızıl tilkinin işidir demiş. Dev hayvanların kızıl tilkiye neden böyle davrandıklarını anlamış. Hayvanlara seslenmiş ey hayvanlar demiş sizler sütünüz, etiniz çalınırken, tarlanız talan olurken gözünüzle gördünüz mü kızıl tilkinin yaptığını. Hayvanlar birden düşünmüş başlarını öne eğip görmedik demişler. Dev madem görmediniz bilmeden görmeden neden kızıl tilkiyi suçlarsınız demiş. Kızıl tilki sizin ettiklerinize çok üzüldü. Üzüntüden hasta oldu demiş bizim dev. Hayvanlar kızıl tilkiye ettikleri haksızlığa çok üzülmüşler bilmeden etmeden yaptıkları suçlamalara çok pişman olmuşlar. Dev kardeş demişler bizi kızıl tilkiye götür gidelim özür dileyelim gönlünü alalım demişler.

Dev hayvanların pişman olduğunu görünce onları kızıl tilkiye götürmeye karar vermiş. Yaşlı koyun yanına birazcık süt almış, tarla faresi kızıl tilkinin en sevdiği yiyecekleri toplamış, ak başlı köpekte çantasına et koymuş. Az gitmişler uz gitmişler kızıl tilkinin evine varmışlar. Kızıl tilki hayvanları görünce çok sevinmiş. Hayvanlar kızıl tilkiye olan biteni anlatmışlar ona karşı ön yargılı oldukları için ondan özür dilemişler. Getirdikleri yiyecek ve içecekleri kızıl tilkiye vermişler. Kızıl tilki onları affetmiş yiyecekleri almış bir güzel yemiş hastalığı iyileşmiş. Tüm hayvanlar iyi yürekli deve teşekkür etmişler. Bir daha asla ön yargılı olmayacaklarına söz vermişler. Derken gökten tam üç elma düşmüş. Biri dinleyene biri anlatana biri de ön yargılı olmayan herkesin başına…