YORULDUN MU GÜVERCİN

Print Friendly, PDF & Email

Sesli Dinle

 

Nuray Başsüllü

İki hafta kadar önce, yoldaki kumruları görünce, posta güvercinlerini düşünmüştü Gülin; acaba zamanında nasıl iletişim sağlamışlardı diye.

Nedense… ne alaka ise…. “İşte kumruları görüp posta güvercinine bağlanmak tam da bana yakışan bir şeydir herhalde” diye söylendi. Sonra Aziz Pavlov’u (!)  ve meşhur şartlanmalarını yad etti. Birden harika bir fikir geldi aklına; sol elinin baş ve orta parmaklarını şıklattı ve sevinçle “bir güvercin edinip şartlandırmalıyım kendime” diye yerinde dans etmeye başladı.

Ama sonra “şimdi modern zamanlar eskisi gibi değil ki, zavallı güvercini her yere gönderemem ki…” diye düşündü.

“Hoş, kapitalist zamanın çocuğu olarak, o güvercinin suyunu çıkarıncaya kadar her yere yetişmesini talep ederse ve bunun için de ölmeyeceği kadar yem verirse ve derse ki ne kadar çok çalışırsan o kadar çok yemin olur, yükselirsin, herkes senden bahseder, meşhur olursun ve hatta sana çalışkan güvercin ödülü de veririz,  ki bu önemli, prestijli bir ödül; lezzetli yemlerin yanında ohooooo ! diye Pavlov’a bile ters takla attıracak bir şartlandırma verirse;  artık o güvercin neyi arzuluyorsa gönlünde,  dolaylı olarak kendisine de tapacaktır “diye düşünürken buldu kendini.

-“Ama yazık ben öyle yapmayayım” dedi.

-“Evet yolu biliyorum ama bunu uygulamak istemiyorum. Her şeyi tek bir güvercine yüklemeyeyim. Zaten görev tanımı gibi bir kavram da var. En iyisi herkes için ayrı güvercinler almak” diye karar verdi. Böylece cep telefonu denilen illetten de kurtulmuş olacaktı. O zaman da yanında bir sürü güvercin ile dolaşması gerekiyordu. Malum artık çok iletişme  zamanlarındayız. Sonra “ Gülin ve Güvercinleri !! “ diye düşündü; bastı kahkahayı. Böyle de olmazdı ki!

O zaman bir tane güvercinin  sürekli yanında olmasına karar verdi. Has Güvercin,  namı diğer Sağ Kolum Güvercin. Sağ Kolum Güvercin’e güvercinler arası iletişim kurmayı öğretse ve diğer güvercinlere de onunla mesaj yollasa, o güvercinler de ilgili yerlere mesajı iletse !

“İşte budur !” dedi.

Tabi bunlar uçuk hayaller!

Gerçekte posta güvercinleri nasıl yön bulur ve doğru hedefe ulaşır;  henüz bilmiyordu. O dönem bunu araştıracak zamanı da yoktu. Hala da yok ya, neyse. Tıpkı şimdiki gibi yetiştirilmesi gereken işler vardı ve çalışkan Gülin ödülünü almak istiyorsa, güvercinlerin yönlerini nasıl bulduklarını merak etmeyi, merak etmemesi gerekiyordu.

Serbest çağrışımla kumrulardan güvercine, oradan Sağ Kolum Güvercin’e bağlanmasına neden olan, pilinin tükenip yorgunluktan uyuyup kaldığı ve cep telefonunu duymadığı ya da telefonun da pilinin bittiği krizinin yaşandığı o geceden bu yana, tam on yıl geçmiş. Aradan on yıl geçmiş ama ne Gülin değişmiş, ne olaylar, ne de etrafında dönen gerçekler. Yorulmuş bir güvercin olarak hem yaşamla, hem kendiyle iletişim sorumluluğunu almak yerine; cep telefonlarına, sisteme çamur atmış, hatta kafa tutmuş, mızıldamış durmuş.

Aramızda kalsın bugün mızmızlanmak yerine temel ihtiyacı ile temas etmeye niyet etti Gülin ve kendisi için büyük bir adım attı. Susturdu sürekli bır bır, bazen de dır dır eden zihnini ve tabi telefonları. Aslında yaşadıklarının kendi seçimi olduğunu farketti. Derin sessizlik içinde kaldı kendiyle ve bir süre sonra baktı ki hala canlı güvercin meselesi; oturdu araştırdı nasıl yön buluyorlarmış diye.

Aynen düşündüğü gibi, aç posta güvercinine, pozitif teşvikçiler eşliğinde şartlanma ile öğretiliyormuş bu iş. Ama esas, genetik bir özelliklerinin olması bu işe yatkınlık sağlıyormuş. Üst gagalarında bulunan 5 mikron çaplı ve süper mıknatıs özelliğine sahip manyetik kristaller sayesindeymiş yollarını bulabilmeleri. Hatta gaganın içinde, manyetik özellikleri olan demetlere ek olarak, ikinci bir inorganik yapı da keşfedilmiş. Bu yapı uzun sinir lifinin sonlandığı yerde bulunan nano kristal yapıdaki  demir-fosfat tabaka 500 nm uzunluk ve genişlikte, en fazla 100 nm kalınlıktaymış. Bu tabaka sayesinde kuşların dünyanın manyetik alanında meydana gelen en küçük değişiklikleri hissettikleri anlaşılmış.

Belki o gün Beşiktaş sokaklarında Gülin’in karşısına çıkan kumru da onun hemoglobinindeki demir ile bağlantı kurarak onda ki manyetik değişikliği farketmiş olabilir. Ve içindeki fırtınayı anlatabilmek için güvercini seçmesi de bir tesadüf değildir.

Start typing and press Enter to search

Skip to content