Sayı 27

Karpuz Üzerine Bir Destan Denemesi

Bir acayip meyve, halkın dilinde,
Kışın adı geçmez, çıkar yaz güne.
Yeşil kabuğunda bir sır gizlidir,
İçi kızıl, aşkın rengidir.

Karpuz büyük, bir kişiye ermez,
Toplanmadan meclis, ziyafet gelmez.
Dostlar bir araya gelip halka olunca,
Açar sır perdesi, dilim dilimce.

Kabuk kalın, lakin içi naziktir,
Suret değil, öz ile hakikat nettir.
Bıçağı tutan el, dikkatli olsun,
Her kesiş bir hikmet, kalp ile dolsun.

Tek başına kesilirse karpuz bir gün,
Onda gam saklıdır, hüzün ve düğün.
Demek ki bir gönül, dertle dolmuştur,
Karpuz bahane, sır ortaya çıkmıştır.

“Yiyen yok” derken karpuzdan murat,
Aslında yoksunluktur muhabbetten kat.
Karpuz bir vesile, vuslatı diler,
Dilim değil, bir dost arar gözler.

Ey gönül! Sanma ki bu sır basittir,
Her nimette ilahi rahmet gizlidir.
Karpuzu tek yersen, tatsız olur tat,
Paylaştıkça artar Hak’tan feyziyat.

Meclis kurulmadan, aşk pişmez olur,
Lokma bölünmeden, bereket durulur?
Dervişler lokmayı nasıl pay ederse,
Aynı edep ile karpuzu bölerse.

Yuvarlak şekli, kemale remzidir,
Dervişin kalbine işaret gizlidir.
Her dilim, zikir halkasına benzer,
Her lokma, aşk ile dolup taşar.

Bir gün Resûlullah (s.a.v.) mübarek,
Ashabıyla yemiş, ne güzel örnek.
Bir dost demiş: “Böylesi ne güzeldir,
Paylaştıkça karpuz emsal edilir.”

Sen de ey âşık, yalnız kesme sakın,
Sofrayı kur, çağır dostları yakın.
Karpuz kes, lakin dostunla kesil,
Muhabbet varsa dilimler tesil.

Unutma:
Karpuz değil derdimiz özde,
Kabuk dış, içi sırla bezenmiş sözde.
Aşkı paylaşmaktır niyaz gözde.

Yoksa bir dilim, ne tat verir ki?
Dostsuz lokma, gönül eritir ki…

İlgili Makaleler

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyiciyi devre dışı bırakarak bizi desteklemeyi düşünün